kefil
kefalet
zar
latife, şaka
zat
zaten
zavallı
zihin
zihniyet
zeytin
zapt etmek
zedelemek
zafer
zehir
zehirlemek
haşin
zahmet
zayıf
zayıflamak
zaaf
zeka
zeki
deprem, zelzele
garanti
zemin
zenci
zincir
zil
telefon etmek
varlıklı, zengin
zan
zannetmek
darbe
hasar, hüsran, sakınca, zarar, zayiat
dokunmak
zarf
kuyumcu
zarif
zarafet
icap, zaruret
zaruri
zıplamak
zırdeli
zırlamak
çöp
karşıt, zıt
çelişmek
aykırı
çelişki, uyuşmazlık